Sonu hariç güzel filmdi.
Spoiler içeren alanı görmek için tıklayın.
Kurtlarla çevriliyken birlikte hayatta kalamayacaklarını anlaması ve kocasını boğması mantıklı bir karardı. Ama deus ex machina gibi bir anda gökten bir helikopterin geleceğini tahmin edemedi. Tabi biraz saçma çünkü helikopterin sesinin uzaktan duyuluyor olması gerekirdi. Bu da aslında kızın kararının yanlış olduğunu değil, senaryonun saçma olduğunu göstermekte.
Ya kocasını nefessiz bırakıp acısız bir şekilde ölmesini sağlayacaktı, yada vahşi kurtlar tarafından öldürülmesine göz yumacaktı. 3.senaryo ise kurt sürüsüne karşı hem kendisini, hemde kocasını korumaya çalışacaktı ama bu her ikisininde ölmesine neden olacak bir hareket olurdu. Böyle yapsaydı kocasıyla birlikte parçalanarak acı içinde ölürdü.
Yani kısaca kız mantıklı olanı yaptı ancak yüz karası senaryo bize mantığı seçmemiz yerine, inancı seçmemizi, gökten bir anda fırlayacak helikopterleri ummamızı istiyor.
Ya kocasını nefessiz bırakıp acısız bir şekilde ölmesini sağlayacaktı, yada vahşi kurtlar tarafından öldürülmesine göz yumacaktı. 3.senaryo ise kurt sürüsüne karşı hem kendisini, hemde kocasını korumaya çalışacaktı ama bu her ikisininde ölmesine neden olacak bir hareket olurdu. Böyle yapsaydı kocasıyla birlikte parçalanarak acı içinde ölürdü.
Yani kısaca kız mantıklı olanı yaptı ancak yüz karası senaryo bize mantığı seçmemiz yerine, inancı seçmemizi, gökten bir anda fırlayacak helikopterleri ummamızı istiyor.
Başta minnoş minnoş takılan kadın karakterin son sahnelere doğru Samuray'a dönüştüğü filmlerden... Çiçeği burnunda çiftimiz tatil yaptıkları sırada aniden kuş uçmaz kervan geçmez bir yere gezintiye çıkmaya karar verir, başlarında da gizemli bir rehberleri vardır -olmazsa olmaz- sonra hiç akla gelmeyecek felaket zincirleri bireer bireer boyunlarına dolanır falan. Klişe bir anafikir ve yabancı gelmeyen bir kurgu olsa da ortalamanın üzerinde bulduğumu söyleyebilirim. Sonuçta bu tür filmleri hayatımın her anında tüketmeye hazır ve nazır hissettiğim için seyrederken ayrı bir keyif aldığım gerçek. Final birazcık canımı sıksa da öte yandan bir an bile filmden kopmadım. En azından stüdyo filmi değildi. Vahşi doğanın ve çorak arazinin tüm tozunu toprağını burnumuza kadar getirmeyi başarmışlar. Utanmasan 7 yıldızı verirdim de final istediğim gibi gerçekleşmedi. Oturduğum yerde derin bir “Of ulan, yapma be!” dedirttiği için senariste hafif bilendim:/ Yine de pişman ettirmedi. Oyunculuk da iyiydi. Zor şartlarda hayatta kalma formatında film arayanlar için idealdir. Nedense bu türün ağababası olarak gördüğüm başrolde James Franco'nun oynadığı 127 Hours filmini hatırlattı. Bir ara onu da izlesem olur gibi:/