Bavyera Düşesi Elisabeth’i güneşinden koparan, bir müptelaya çevirip karalar bağlatan sadece bu yazgı değilmiş. Ruhundaki çocuğu, kendi çocuğunun kaybı öldürmüş. Film gerçekten hoş ve zarif. Ama biyografi tanımıyla işlenen kesitler hep eksik. Ve izleyici haklı olarak soruyor neden diye?
Güç ve otorite kimileri için en büyük hedef olurken kimileri içinde eziyet haline dönüşebiliyor. Serseri ruhunu aristokrat kimliğinde dizginlemeye zorlanan Sisi, yaptığı seyahatlerle kendini kurtarmaya çalışıyor. Korsesiyle vücudunu değil de adeta duygularını baskılayan Kraliçe'yi Vicky Krieps başarılı bir şekilde canlandırmış. Neşeli olduğu anlarda bile gülümsemesindeki hüznü hissebiliyorsunuz. Dönemi iyi yansıtan filmin, finalini de görsel olarak çok başarılı buldum.
İyi seyirler...
İlgi çekici, tuhaf ve güzel.
Camille'in ''she was'' şarkısı da filmin ruhuna çok iyi uymuş.