Senegal’de inşaat işinde çalışan işçilerin, dört aydır emeklerinin karşılığını alamaması sebebiyle başlayan isyanı ile film açılıyor. Zengin işverenden paralarını alamayan işçiler için tek umut kapısı, tekne ile okyanusu geçerek Avrupa’ya ulaşmaktır. Bu işçilerin arasında Ada’nın sevgilisi Süleyman’da vardır.
Ada, sevmediği biriyle sırf zengin olduğu için zorla evlendirilmeye çalışılan, dinin ve toplumsal baskıların bir kadın üzerinde ezici bir şekilde nasıl kullanıldığını bize gösteren, bu baskı altında kendini bulmaya uğraşan biridir.
Ada’nın özgürleşmeye yönelik isyanını ve işçilerin paralarını alabilmek için ayaklanmalarını( bu kısımda yönetmen doğaüstü yöntemler kullanmayı tercih etmiş. Bunun sebebi, bu hakların ancak bu şekilde elde edilebileceğine yönelik bir gönderme midir, tartışılır.) eş anlı olarak izliyoruz. Her iki isyan üzerinde de zaman içinde artan baskı ve hissedilen ağırlık, son noktaya geldiğinde yıkıcı bir şekilde patlamaktadır.